Pedalla Türkiye 4.Gün ( Elazığ -Malatya )

Kömürhan Köprüsü Harput?a bakar

16 Mayıs 2007 Elazığ ? Malatya

Geceden yapmış olduğumuz plan gereği erken uyanıyoruz. Harput Kalesine çıkıp geldikten sonra Malatya?ya doğru yola çıkacağız. 3 km rampa tırmanacağız Harput Kalesine ulaşmak için. Çantalarımı yurtta bırakıyorum. Günay?da hazırlandıktan sonra Harput?a çıkmaya başlıyoruz. Saat 6 dolaylarında, güneş henüz yüzünü gösteriyor. Sabah serininde üç km.lik rampayı çok rahat çıkıyoruz.

Harput Kalesi;

Harput kalesinin rakımı 1400 metre, Elazığ ise 1067 metre.

Arap Baba Türbesi;

Harput Kalesini ve Arap Baba Türbesini ziyaret ettikten sonra Elazığ?ı kuşbakışı izliyoruz. Daha fazla vakit kaybetmeden yurda dönmek için yola çıkıyoruz.

Harput’tan kuş bakışı Elazığ…

Çok kısa süre sonra yurttayız. Kahvaltımızı yapıyoruz, ardından ben bisikletimi tekrar yola çıkacak şekilde hazırlamaya başlıyorum. Saatimiz 9?u gösterdiği sırada mataralarımızdaki suları tazeledikten sonra Elazığ?ı geride bırakıyoruz.

Elazığ’dan 10 Km çıktık ve Malatya’ya 90 Km yolumuz olduğunu gösteriyor tabela.

Dişli asfaltta zorla ilerlemeye çalışıyoruz. Günay ile keyifli bir yolculuk yapıyoruz. Ara ara kısa molalar veriyoruz. Saat 10?a doğru Hankendi kasabası geride kalıyor. İnişli çıkışlı yolda ilerliyoruz. Vücudun tuz ve mineral oranını karşılamak için maden suyu ve tuzlu leblebi alıyorum. Epey iyi geliyor bana.

Rampalar dikleşmeye ve güneş yakmaya başladı. Malatya’ya daha 80 Km yolumuz var…

Malatya 70 Km… Km.ler geçip gidiyor ama bizi de yoruyor.

Öğleye doğru yemek molası vermek için kavurma salonunda duruyoruz. Elazığ ve Malatya?yı birbirinden ayıran Kömürhan Köprüsüne çok yakınız. Buranın kavurması meşhur olduğu için kavurma yemeyi tercih ediyoruz. Yorulduk ve aynı zamanda kurtlar gibi açız. Bir masaya oturarak hemen siparişimizi veriyoruz. Çok geçemeden geliyor kavurmalarımız ve muhabbete kısa bir ara vererek yemeğe geçiyoruz. Hayatımda yediğim en güzel kavurma olarak tarihe geçiyor. Yediğinizde lokum gibi ağızda dağılması ve bıraktığı tat muhteşem bir şey. Yolunuz buralara düşerse mutlaka denemelisiniz.

Yemek molasına karnımız doyduktan sonra son veriyoruz ve Malatya?ya doğru pedallarımızı çevirmeye başlıyoruz. Karakaya Baraj Gölü ve üzerinde bulunan Kömürhan Köprüsü muhteşem silueti ile karşımızda beliriyor. Aklıma ilk gelen ise Fırat türküsü oluyor ve başlıyorum söylemeye.

?Kömürhan Köprüsü Harput?a bakar oy oy, Ölem Ölem derdo ölem Harput?a bakar. Kör olası zalim Fırat ocaklar yıkar ölem ölem, ocaklar yıkar nasıl gülem oy oy oy?.

Daha sabah Harput?ta idik, şimdi ise Kömürhan?dayız. Türkülere olan sevdamdan dolayı bu günü hiçbir zaman unutmayacağım. Bu güzel anı Malatya il sınırına girerek geride bırakıyoruz.

Bir süre baraj gölü manzaralı olarak pedal çeviriyoruz.

Ardından Malatya?nın ilçesi olan Kale?deyiz. İlçenin girişinde yol kenarında ki satıcının yanında duruyoruz ve Kale?ye özgü organik çileklerden alıyoruz. Çileklerimizi yerken satıcı arkadaş ile muhabbet ediyoruz. Tesadüfün bu kadarı, Günay?ın okul arkadaşının kardeşi çıkıyor.

Organik çilekler…

Güney ve ben birer tabak çileği indiriyoruz mideye…

Kale?yi de geride bırakarak tekrar yoldayız. Yol kenarında ki sebilden suyumuzu tazeliyoruz ve hemen yanında bulunan kayısı ağaçlarının henüz olgunlaşmamış meyvelerinden birkaç tane kopartarak tadına bakıyoruz.

Malatya’ya son 38 km, yol giderek uzuyor sanki…

Tekrar rampalar ile birlikteyiz. Küçültülen vitesler ile yavaş yavaş tırmanışa geçiyoruz. Uzun bir rampayı zor güç geride bırakıyoruz. Malatya?ya doğru salıyoruz bisikletlerimizi. Petrol istasyonunda küçük bir ikmal molası daha veriyoruz.

Ardından İnönü Üniversitesi önünden geçiyoruz.

Malatya?ya ulaştığımızda saat öğleden sonra tam 4 olmuştu. Malatya?da beni ağırlayacak arkadaşıma ulaşmaya çalışıyorum.

Telefonda görüştükten bir süre sonra sevgili Arıkan ile buluşuyoruz. Güzel bir yemeğin ardından Günay otobüs ile geriye, Elazığ?a döneceği için ayrılmak zorunda kalıyor. Bana iki gün boyunca eşlik ettiği için çok teşekkür ederek vedalaşıyoruz. Bir daha nerede ve nasıl buluşuruz bunun bilinmezliği içindeyiz. Arıkan ile Malatya?yı gezmeye başlıyoruz. Malatya çok güzel bir şehir, her taraf kayısı renginde ve birçok yerde kayısı heykelleri var.

Malatya Valiliği;

Kayısı renginde belediye otobüsleri;

Bir süre sonra burada bulunan diğer bir arkadaşım Vural Ağabeyi arıyorum. Çok geçmeden onunla da valilik önünde buluşuyoruz. Arıkan?ın işleri olması dolayısı ile aramızdan ayrılıyor. Vural Ağabey ile tatlı yemeye gidiyoruz, ardından bol bol vitamin suyu içiyoruz. -Sen yolcusun kardeşim, sana güç kuvvet lazım diyerek sürekli bir şeyler yediriyor. Vural Ağabey ile bu defa farklı taraflara doğru gezmeye başlıyoruz. Malatya?nın Kernek denilen bölgesine ve kanal boyuna gidiyoruz.

Saat epey geç oluyor ve dinlenmek için Vural Ağabeyden ayrılıyorum. Arıkan?ın yanına giderek birlikte otele gidiyoruz ve yerleşiyoruz. Sabah kahvaltıda buluşma sözü vererek odama çıkıyorum.

Yol Bilgileri

D300 karayolu ile birbirine bağlanan Elazığ ? Malatya arası 101 km.dir. Elazığ çıkışından itibaren düzlük olan yol bir süre sonra inişli çıkışlı hale dönüyor. Bu eğimli yol Malatya girişine kadar devam ediyor. Yolu hemen hemen yarıladıktan sonra karşınıza Malatya il sınırında bulunan Karakaya Baraj Gölü ve üzerinden geçen Kömürhan Köprüsü çıkıyor. Hemen sonrasında ise Malatya?nın Kale ilçesi bulunuyor. Kale?den sonra yüksek eğime sahip birkaç tane rampa tırmanılıyor. Sonra ise Malatya?ya ulaşılıyor. Yolun Kömürhan Köprüsü dolaylarındaki manzarasına diğer bölgelerde kayısı bahçeleri eşlik ediyor.

Gün Toplam Km: 119,46 | Ort. Hız: 16,5 | Max. Hız: 65,7 Bisiklet Kullanma Süresi: 06:03:43

Tur Toplam Km: 332,61

4.Gün Harita ve Yükselti Tablosu (Elazığ-Malatya); Haritayı büyütmek için lütfen üzerine tıklayınız?

Sevgi ve Saygılarımla…

Pedalla Türkiye 4.Gün ( Elazığ -Malatya )” üzerine 3 düşünce

  • 17 Ağustos 2010, 02:21
    Permalink

    Gerçekten artık bir dizi gibi oldu =) devamını bekliyoruz dört gözle.. =)

  • 17 Ağustos 2010, 11:54
    Permalink

    evet kesinlikle bir dizi,katılıyorum….acaba bir sonrakinde ne olacak…nereleri göreceğiz…bakalım…

  • 18 Ağustos 2010, 16:47
    Permalink

    Ya bir iki ay kadar önce ben de aynı yerleri gezdim ama bu kadar güzel değildi sanki anlamadım valla anlatımdan heralde:-) devamını heyecanla bekliyoruz…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.