Muğla-İzmir-Van Bisiklet Turu 9.Gün (Akşehir-Konya)

16 Nisan 2009

Rahat geçirdiğimiz gecenin sabahına dinç bir şekilde uyanıyoruz. İlk yaptığımız şey hemen havaya bakmak oluyor. Bugün yağmur yok. Yağmur istemiyoruz zaten. Kahvaltımızı yaptıktan sonra hazırlanmaya başlıyoruz. Bisikletlerimiz yola hazır hale geldikten sonra Öğretmenevi önünde hatıra fotoğrafını çektikten sonra yola çıkıyoruz.

Çok geçmeden  Akşehir’i geride bırakıyoruz. Nasrettin Hoca’ya son kez el sallıyoruz. D300 karayolunun 10. paftasında seyre devam ediyoruz. Mutluyuz ve huzurluyuz…

Dümdüz uzanan yolda köprülerle birlikte bazen iniş çıkışlar eşlik ediyor bize. Hava bulutlu ama yağmur yok.

Feyyaz ile yavaş yavaş yol alıyoruz. Her geçen dakikanın tanıdı çıkartarak. Dönsün pedallar yoldaş…

D300 – 11’e ulaşıyoruz. Sağsalim ve mutlu… Daha ne ister ki bir insan.

Ilgın’a ulaşıyoruz ama hava soğuk. Elimizde eldivenler, üzerimizde uzun kollu eşofmanlarımız. Üşütmemek gerekiyor. Daha Van’a kadar çok yolumuz var. Ilgın’a girdikten sonra yol üstünde bulunan bir petrolde mola veriyoruz ve sıcak çay ile içimizi ısıtmaya çalışıyoruz. Çaylar şirketten, hemde sınırsız. 🙂 Görevli arkadaş bize yerini tarif ediyor ve ikişer, üçer bardak çay içiyoruz bisküvi eşliğinde. Karnımız epey doydu. Fazla vakit kaybetmeden tekrar yoldayız…

Tabeladan da anlaşılacağı gibi Kadınhanı ilçesine 17 km yolumuz kaldı. Yol hala düz ve trafik orta düzeyde…

Yol manzaraları böyle turların en sevdiğim yanıdır. Bir amca ve sadece bir ineği ile çayırdalar… Ne kadar mutludur kim bilir…

Bizde ondan geri kalmıyoruz. Feyyaz’ın mutluluk anı… Yollara haykırıyoruz mutluluktan. İyi ki yoldayız, iyi ki bisikletleyiz…

Yine fotoğraf çekerken yakalanıyorum Feyyaz’a… Sıra sıra gelen ve giden kamyonlar…

Kadınhanı girişindeyiz ama ilçe merkezi 2 km içeride kalıyor. Vakit kaybetmeden yol üzerinden transit devam ediyoruz. Baharın simgesi çiçekler burada da yüzünü gösteriyor bizlere.

Kadınhanı’dan geçerken bu gördüğümüz üç genç ile karşılaşıyoruz. Bizi ilk fark ettiklerin de ellerine taş alıyorlardı. Yaklaşıp merhaba dedikten sonra ellerinde ki taşları yere attılar ve muhabbet için yanımıza geldiler. Feyyaz kardeşimin kaskını takıyor ve poz veriyorlar. Gençlere birkaç broşürümüzü veriyoruz ve okumalarını istiyoruz. Aynı zamanda okula götürmeleri için birkaç tane daha broşür veriyoruz.

Kadınhanı’nı da geride bıraktıktan sonra Konya’ya doğru hızla pedal çevirmeye başlıyoruz. Yaklaşık 60 km yolumuz kaldı. Konya’da bizi Selçuk Üniversitesinden Ömer arkadaşımız bekliyor. fazla gecikmek istemiyoruz ve fazla vakit kaybetmeden devam ediyoruz.

Feyyaz’ın Mavi Bulut’u dinlenme molasında…

O kadar pedal çevirdik ki karnımız acıktı. Ama yemek yiyecek bir yer bulmakta zorlanıyoruz. bir süre pedal çevirdikten sonra bir lokanta görüyoruz. Lokanta ise Şanlıurfa Birecik’li bir abimize ait. Türkiye’de yediğim en güzel tatlar Şanlıurfa’ya ait olduğu için tereddütsüz giriyoruz lokantaya. Pazarlığımızı yaptıktan sonra kebaplarımızı söylüyoruz.

Yemeğin ardından yudumladığımız çayların tadı hala damağımda. Sonrasında ise yola hazırız. Kaldığımız yerden devam ediyoruz…

D300 karayolunun 12. paftasına giriş yapıyoruz. Konya’ya kadar devam edecek olan yolda seyrediyoruz. Herşey yolunda ve hızla yol alıyoruz.

Konya’ya son 46 km kaldı. Yol akıyor resmen ve çok hızlı ilerliyoruz. Fotoğraf çekmek haricinde durmuyoruz.

Konya’nın karlı dağları yaklaştığımız için bizi selamlıyor.

Yaklaşık 40 km fotoğraf çekmeden hızla yol alıyoruz. Rüzgar arkamızdan itekliyor bizi ve tez zamanda Konya’ya giriş yapıyoruz. Burada Ömer’i arıyoruz ve kampüse gelmemizi söylüyor.

Kampüste Ömer ile buluşuyoruz. Ardından birlikte bisiklet yolundan Konya merkeze kadar pedallıyoruz. Ara ara kopukluklar olsa da bisiklet yolu olması çok güzel. Türkiye’nin en yoğun bisiklet kullanılan şehri olduğu için burada bu çok önemli. Pınarelli Bisiklete kadar Ömer ile pedallıyoruz. Bisikletlerimizi bakım için buraya bırakacağız. Turumuzun 9.günündeyiz ve benim disc’te ufak bir sorun var. Onun giderilmesini ve genel bakımın yapılmasını istiyoruz. Bu arada Feyyaz’ın Mavi Bulut’u da bakıma giriyor. Bizde üzerimizi değiştikten sonra Ömer ile Konya’yı gezmeye çıkıyoruz. Feyyaz bu sırada bu fotoğrafı çekiyor.

Gezimizin devam eden yönünde ise Mevlana Türbesi yer alıyor. Saat 4’ü geçtiği için türbeye giremiyoruz. Dışarıdan seyretmekle yetiniyoruz.

Türbenin hemen yanında bulunan camii…

Mevlana Hz. Türbesi…

Farklı bir bakış açısı ile türbe…

Konya’da sık sık görmeye alışık olduğumuz tabela. “Bisiklet Koymak Yasaktır” 🙂

Konya hatırası bir kare. 🙂 Normalde Feyyaz tek çekilecekti ama oyun bozanlık yaparak habersizce arkasına geçiyorum. 🙂

Gün yavaş yavaş batıyor. Bugün Ömer’de kalacağız. O nedenle eve doğru yöneliyoruz. Bisikletlerimizi sabah gidip alacağız.

Konya’nın hemen her yerinde gördüğümüz bisikletler. Her direk başında mutlaka kilitli bisikletler buluyor.

Son olarak ise eve dönerken çarşıya uğruyoruz. Feyyaz kar maskesi alacak. Buradan sonra iklim biraz daha sertleşecek. O nedenle hazırlıklı olmak gerekiyor.

Ardından eve geçiyoruz. Akşam için birkaç parça içecek alıyoruz. Televizyonda Cumhurbaşkanlığı yarışının tekrarını izleyerek vakit geçiriyoruz. Ardından her birimiz bir köşede uyuya kalıyoruz.

Gün Toplam: 138.19 Km | Ort.Hız:20.4 | Max.Hız:62.1 | Bisiklet Kullanımı: 06:45:04

Tur Toplam: 982.82

9.Gün Harita ve Yükselti Tablosu (Akşehir-Konya); Haritayı büyütmek için lütfen üzerine tıklayınız?

Sevgi ve Saygılarımla?

NOT: Pedalla.com imzası olmayan fotoğraflar belirtilenler dışında Feyyaz Alaçam?ın makinesinden çıkmıştır.http://www.feyyazalacam.com

Turun 10. günü için tıklayınız…