15 Haziran 2016
Merhaba Arkadaşlar,
Of’tan başlayan turumuzun son günü olan Bayburt – Erzincan etabındayız. Sabah uyanıp kahvaltımızı yapıyoruz ve bugün ne yapacağımızı kararlaştırıyoruz. Hava durumu pek iç açıcı değil o nedenle kararsızız.
Güzel ve doyurucu kahvaltının ardından masadan ne yapacağımızdan emin bir şekilde kalkıyoruz. Odaya çıkıp üzerimizi değişip yağmura karşı hazırlıklı olarak otelden ayrılıp yola koyuluyoruz. 🙂 İstikamet ilk olarak Bayburt’un iki ilçesinden birisi olan Demirözü. Diğer ilçesi Aydıntepe’yi dün geçmiştik.
Bayburt çıkışında bir rampa tırmanacağız, ardından Demirözü’ye kadar rahat bir yolda pedallamayı düşünüyoruz. Bayburt’u geride bırakıp yolumuza tüm enerjimizle devam ediyoruz.
Güzel bir rampayı kolayca çıkıyoruz. Dün ve önceki gün çıktığımız rampalardan sonra burası bize çerez gibi geliyor. 🙂
Rampanın zirvesine son 400 metre. 🙂 Rotayı GPS’e yüklediğim için yolda bizi neler bekliyor öncesinden görebiliyorum. Sürprizlerle karşılaşmamak için rotayı gelmeden yüklemiştim. Arkada görünen tahin/pekmez ikilisi. Arada enerji için gerekli olabiliyor. 🙂
Bir süre ilerledikten sonra kısa bir mola veriyorum ve Fatih gelirken fotoğraflıyorum. Artık Dahon’larımızla ayrılmaz ikili olduk. 🙂
Demirözü ilçesine 20 km yolumuz kalmış. Erzincan’a ise 143 km görünüyor ama bugün gider miyiz, ulaşabilir miyiz bilemiyoruz.
Düz yolda şarkılar, türküler söyleyerek pedal çeviriyoruz. Bu yolun trafiği oldukça az. Belki sabahın erken saatleri olduğu için olabilir ama biz halimizden çok memnunuz.
Keyiften kilometreler altımızdan ne ara akıp gidiyor anlamıyoruz bile. Hedeflediğimiz yolu sorunsuz geçip buralara kadar gelmenin mutluluğu bu.
Yukarıda da bahsettiğim gibi yol nasıl aktı gitti anlamadık ve bir anda soluğu Demirözü girişinde alıyoruz. Bu sayede Bayburt’un da tüm ilçelerine bisikletle ulaşmış oluyoruz. 🙂 Bu arada Türkiye’de en az ilçesi olan, yani 2 ilçesi olan tek şehir Bayburt. 🙂
Demirözü ilçesinin merkezinde kısa bir mola verip hava durumunu kontrol ediyorum. Hava ha yağdı ha yağacak ama şuan henüz bir şey yok. Biraz çelişkide kalıyoruz ama yapacak bir şey yok. Erzincan’a doğru devam etme kararı alıyoruz. Yol bize neler getirir yaşayıp göreceğiz.
Demirözü oldukça küçük bir ilçe, içinden geçip yolumuza devam ediyoruz.
İlçenin bir girişinde Fatih, diğer girişinde ise ben fotoğraf çekiliyorum. 🙂 Buraya bisikletimizle ulaştık sonuçta, tabii ki fotoğraf çekilmeliyiz. 🙂
İlçe çıkışında Erzincan’a 95 km yol görünüyor. Akşama kadar gidersek bizden iyisi yok.
Demirözü’den sonra yol neredeyse tamamen bize kalıyor. Kâh iniyor, kâh çıkıyoruz. Her geçen dakika hedefimize daha da yakınlaşıyoruz.
Saatimiz 11.42’yi gösteriyor, 43.8 Km olmuş yola çıkalı. Gökçedere Beldesine ulaşıyoruz. Transit devam ediyoruz.
Erzincan’a 81 km yolumuz var ve buradan sonra rüzgar karşımızdan esmeye başlıyor. İlerlemekte güçlük çekiyoruz.
Buraya kadar olan keyfimiz, hava ve yol şartlarından etkilenerek, kaçıyor. Saat epey geç oldu ve artık karnımız acıktı. Yanımızda taşıdıklarımızla hemen yol kenarında karnımızı doyurmaya başlıyoruz. Görüntü size başka bir şeyi anımsatabilir ama ilgilenmeyin ve manzaraya odaklanın. 🙂 Tahin helvası üzerine çikolata. Aman da aman.. Tam bir enerji kaynağı. 🙂
Yemek molamızın ardından Sadak köyüne doğru güzel bir iniş yapıyoruz. Göletin yanından geçip tekrar köye doğru tırmanmaya başlıyoruz. Kelkit – Erzincan yoluna çıkınca orada bir şantiyede çalışan arkadaşım Zekeriya Ali Bilkoç ile görüşeceğiz. Yoldayken telefonlaşmıştık, orada bizi bekliyor.
Sadak köyünden de transit geçerek bir an önce Kelkit yoluna çıkmak için devam ediyoruz.
Rüzgar bizi oldukça etkiledi ve enerjimizin çoğunu aldı. Artık daha yavaş yol alıyoruz.
Kelkit yoluna çıkar çıkmaz arkadaşımın bulunduğu şantiyeye gidiyoruz. Hemen sarılıp muhabbete başlıyoruz. Burada bir saat kadar mola veriyoruz. Eski günleri yad ederken Fatih de bizi dinliyor. 🙂 Bu arada hafiften yağmur düşmeye başlıyor. Bu bizim pek hoşumuza gitmiyor tabii. Diner diye bir süre daha bekliyoruz ama hiç öyle görünmüyor.
Bir süre sonra gideceğimiz yöne şantiyeden bir araç hareket ediyor. Katlanır bisikletlerimiz olduğu için hemen katlayıp aracın içine koyuyoruz ve kaybettiğimiz zamanı bu şekilde kapatmayı deniyoruz. Ahmediye geçidine kadar gittiği için kendimizi çok şanslı hissediyoruz.
Yaklaşık 15-20 km kadar avantajımız var. Geçit zirvesinde araçtan inip bisikletlerimizi açıyoruz. Hava yağışlı olduğu için tekrar kıyafetlerimizi üzerimize geçirdik. 2120 metredeyiz ve hava hem yağışlı hem de soğuk. Artık çok az yolumuz kaldı. 1185 metrede bulunan Erzincan’a kadar ineceğiz. Bu manzara karşısında keyfimiz tekrar eski haline dönüyor.
Yağmurla birlikte yollarda sırılsıklam. Bisikletlerimizin kaymaması için ve üşüyen ellerimizi korumak için oldukça yavaş iniyoruz. Turun son gününde ve son anlarında başımıza bir şey gelmesin. O nedenle çok daha temkinliyiz.
Uzun ve yavaş bir inişin ardından Erzincan’a ulaşıyoruz. 2 gün önce Of’tan başlayan turumuz 3. gün sonunda Erzincan’da son buluyor. Dünyanın en tehlikeli yolunu Dahon’larımızla geçme zaferine ulaşmak bizim için en önemlisiydi.
Turumuzu Erzincan’da sonlandırdıktan sonra bisikletlerimizi katlayıp kutuluyoruz. Burada birkaç gün gezip dolaştıktan sonra ben Muğla’ya, Fatih ise İstanbul’a dönecek.
Bizim inandığımız bu projeye Dahon Türkiye de inanarak desteklediği için çok teşekkür ederiz. Bu bağlamda Dahon’un bir katlanır bisiklet olmasının yanında her koşulda ve her tür yollarda kullanılacağını göstermiş olduk. Gönül rahatlığıyla dilediğiniz coğrafyada yollara düşebilirsiniz.
Bayburt – Demirözü – Erzincan Güzergâh ve Yükselti Haritası:
Saygılarımla…
Tebrikler.
Tebrikler…
Dahon’un stok sorunları, yeni modeller ve yeni modellerin fiyatından dolayı her ne kadar Dahon alamasamda artık darısı Geotech’in başına 🙂 öncekiler gibi bu turunuzda bana ilham kaynağı ve yakın zamanda katlanır ile tur yapma planlarına başladım…tebrikler