Pedalla Türkiye 77.Gün ( Muğla – Aydın )

Bisiklet Dostluğu

28 Temmuz 2007 Muğla – Aydın

Heyecan ile yeni güne uyanıyorum ve çarçabuk hazırlanıyorum. 5:45’te amcamlardan hareket ediyorum. Beşyolda buluşmak üzere oraya gidiyorum. Kimsecikler yok, biraz erken gelmişim. 🙂 Saat 6:00’da buluşacağız. Bende bu arada günün ilk saatlerinde heykelin fotoğrafını çekiyorum.

6:00 gibi tüm ekip toplanıyor. Bütün ekip tamamlandıktan sonra hatıra fotoğrafı çekiliyoruz. Soldan saymaya başlar isem; Kürşat Erişti, ben, Altan Kalay, H.Can Demirel, A.Şadan Ökmen, Mustafa Yeniçeri ve son olarak Serhat Çolakoğlu.

Heykel önünde de bir fotoğraf çekiliyoruz ve ardından saat 6:20’de yola çıkıyoruz.

Bisiklet Bisiklet Topluluğu arkadaşlarımız ile Aydın il sınırına kadar birlikte pedal çevireceğiz. Yola çıktıktan bir süre sonra Muğla’yı geride bırakıyoruz. Artık sırada ki şehir gelsin. 🙂

Yolumuz üzerinde bulunan ilk ilçe Yatağan ve 24 km var. Yol genelde inişli olacak. Bisiklet ile böyle turlar yapmaya küçüklükten meraklıydım. Muğla’da yaşarken bisikletimi alır kaçardım yollara. 🙂 O zamanlarda ilk uzun turumu Muğla’dan Bayır’a kadar yapmıştım ailemden habersiz. 🙂 Şu an o günleri hatırlıyorum ve gülüyorum sadece. 🙂

Ekip ile hızla yol alıyoruz. Akçaova, Bayır ve Bozarmut’u transit geçiyoruz ve Yatağan’a yakın bir yerde petrolde molaya duruyoruz. Bu kısa moladan sonra tekrar yola koyuluyoruz.

Saatim 7:24’ü gösterdiği sırada Yatağan’a giriş yapıyoruz. İlçe merkezi biraz aşağıda kalıyor, daha önce defalarca gördüğüm için girmeden devam ediyoruz. Önümüzde uzanan rampa bizim çıkmamızı bekliyor.

Yatağan çıkışından sonra ilk önümüzde ki ilk ilçe Aydın’a bağlı Çine ilçesi oluyor ve 39 km yolumuz olduğunu görüyoruz. Görüldüğü üzere rampa da beni bekliyor. 🙂

Kürşat Abi hemen arkamda tırmanış ile ilgileniyor. 🙂

Rampanın sonunda Kavaklıdere ilçe kavşağını geçiyoruz ve bir süre sonra Kafaca köyüne varıyoruz. Burada kahvaltı molasına duruyoruz. Masamız ise muhteşem ötesi. Herşey organik, mis gibi domates, salatalık, biber. Köylülerin yapmış olduğu zeytin ve peynir ise bambaşka birşey. Tavşan kanı çayı unutmamak gerek tabi.

Hep birlikte keyifle lezzetli kahvaltımızı yapıyoruz.

Saat 8:30’da tekrar yola çıkıyoruz. İniş ve çıkışlar başlıyor ve önümüze Gökbel Tüneli çıkıyor. 315 metre kısa ama trafik olduğu için dikkatli olmak gerekiyor. Stop lambalarımız yakıyoruz ve tünele giriyoruz.

Tünel çıkışında rampa devam ediyor. Çine’ye 27 km yolum kalmış. Ekip ile keyifli vakit geçirmeye devam ediyoruz.

bir yol manzarası. 🙂

Sevgili Can Abicim…

Saat 8:54’de turumun 34. şehri olan Aydın’a giriş yapıyorum. Buraya kadar herşey çok güzel geçti, diliyorum ki bundan sonrada bu güzellikte devam eder.

Aydın il sınırına girdikten sonra uygun bir yerde mola veriyoruz. Arkadaşlar ile burada ayrılacağız. Hava aşırı sıcak ve yol almak epey zor olmaya başladı. Muğla Bisiklet Topluluğu arkadaşlarımız Muğla’ya, ben ise Aydın’a devam edeceğim. Toplu olarak bir hatıra fotoğrafı çekiliyoruz.

Ayrılmadan önce tüm bisiklet dostlarının fotoğraflarını çekiyorum.

Üst Sıra; H.Can Demirel, Serhar Çolakoğlu, A.Şadan Ökmen Alt Sıra; Altan Kalay, Mustafa Yeniçeri, Kürşat Erişti

Hepsine tek tek teşekkür ediyorum bu güzel eşlik için.

Buradan sonra yalnız devam ediyorum yoluma. Çine’ye 24 km kalmış, içimde küçük bir burukluk oluşuyor. Günler sonra yine yalnız kalıyorum. Burukluk olsa da mutluyum. 🙂 Yolda olmak çok güzel…

Çine Barajının inşaatını izlemek için seyir tepesi dene noktaya geliyorum. Bir doğa sever olduğumuz için barajlara karşı olduğumuzu söylüyorlar, ama durum öyle değil. 🙂 Bizde her insan gibi elektrik kullanıyoruz ve barajlara karşı değiliz. Sadece yapılırken seçilen yerlere karşıyız. Bunu da burada açıklamış olalım. 🙂

Çine Baraj inşaatı…

Aşağıda giden yol ise eski Muğla-Aydın karayolu.

Bir süre bu manzarayı seyrettikten sonra yoluma devam ediyorum ve Çine’ye 14 km yolum kalıyor. Buradan sonra yolum hep iniş. O nedenle epey keyifli. 🙂

İnişte çok durmuyorum ve hızla ilerliyorum. O nedenle fotoğrafta çekemiyorum. Çine’ye vardığımda saat 10:00’u gösteriyordu. Burada tanıdığım Dilek Abla ile irtibata geçiyorum ve eşi Kamil abi ile buluşuyoruz.

Birlikte birkaç bardak çay içiyoruz, bende bu arada dinlenmiş oluyorum. Keyifli muhabbetin sonunda ayrılıyorum ve tekrar yola koyuluyorum. Aydın’a 37 km yolum kalmış.

Yine bir DSİ barajının önünden geçiyoruz hızla…

Yolum kah düz, kah inişli çıkışlı devam ediyor. Hızla yol alıyorum ve Aydın’a 25 km yolum kalıyor.

Bir çeşme başında molaya duruyorum ve suyumu tazeliyorum  ve ağacın gölgesinde biraz soluklanıyorum.

Buradan sonra yolum tamamen düzleşiyor ve Aydın’a kadar böyle devam ediyor. Büyük Menderes Nehrinin üzerinden geçiyorum.

Saat 12:24’te Aydın’a giriş yapıyorum. Burada iki tane bisikletli çocuk geliyor yanıma ve bana bisikletleri değişelim mi diyorlar. 🙂 Bende gülerek, sizin bisikletleriniz daha güzel niye değişiyorsunuz? diyorum. Tabi çocuklar hiç geri kalmıyor cevap vermekte ve al o zaman güzelini sen kullan diyorlar. 🙂 Bende gülüyorum ve teşekkür ediyorum.

Sonra bir tanesi yanaşıyor yanıma ve sen hiç dayak yemedin herhalde diyor. 🙂 Bende sen mi döveceksin diyorum. Sonra çocuk cevap vermeden uzaklaşıyor. 🙂 Derdi neydi hala anlamış değilim.

Aydın’a varıyorum ve ilk olarak konaklayacak yer arıyorum. 15 YTL karşılığında bir otel buluyorum ama oda çok pis kokuyor. Maalesef yapacak bir şey yok, bir gece dayanmak zorundayım diyorum. Bisikletimi odama koyup gezmeye çıkıyorum.

Aydın garından bir kare…

Aydın şehir merkezinde Sevgi yolu… 🙂

Gezerken Can Abi arıyor ve yer işini soruyor. Bende bir otel buldum, berbat ama idare ederim diyorum. O da bana yer ayarlayabileceğini söylüyor. Telefonu kapatıyorum ve 5-10 dakika sonra tekrar arıyor. Otelden çıkıp DSİ’nin misafirhanesine gitmemi söylüyor. Tabi bende mutlu oluyorum ve hemen otele dönüyorum. Birkaç bahane uydurup paramı geri alıyorum ve odayı terk ediyorum. 🙂

Hemen gidiyorum DSİ’nin misafirhanesine ve mis gibi odaya yerleşiyorum. Güzelce duşumu da alabiliyorum. 🙂 Sonra tekrar gezmeye kaldığım yerden devam ediyorum. Aydın merkezden birkaç kare.

Aydın’ın meşhur İncir’inin heykeli. Burada çok yaygın bir meyve. Çokta enerji veriyor. 🙂

Akşama kadar geziyorum ve marketten biraz birşeyler aldıktan sonra odama dönüyorum. Sıcaktan soyunup dökülüyorum ve aldıklarımı televizyon izleyerek atıştırıyorum. Bu güzel günü nihayet güzel bir şekilde sonlandırıyorum. Diğer otelde kalsaydım sabaha çıkarmıydım bilmiyorum. 🙂

Gece biraz vakit geçirdikten sonra uykuya geçiyorum. Çok sıcak olduğu için üstüme hiç bir şey almıyorum. 🙂

Yol Bilgileri

Muğla – Aydın arası 101 km. Yolun trafiği yoğun ve birçok iniş ve çıkışlar var. Bununla birlikte düzlüklerde bulunuyor. Genel anlamda bakıldığında Aydın’a kadar iniyorsunuz. O nedenle pek yormuyor. 625 metreden 30 metreye kadar iniliyor neredeyse. Yol üzerinde Yatağan ve Çine ilçelerinden geçiyorsunuz ve her tülü ihtiyaçlarınız için çeşme ve petroller epey var.

Gün Toplam Km: 108,03 | Ort. Hız: 21,7 | Max. Hız: 56,4 | Bisiklet Kullanma Süresi: 04:58:40

Tur Toplam Km: 5566,39

77.Gün Harita ve Yükselti Tablosu (Muğla-Aydın); Haritayı büyütmek için lütfen üzerine tıklayınız?

Sevgi ve Saygılarımla…

Pedalla Türkiye 77.Gün ( Muğla – Aydın )” üzerine 3 düşünce

  • 23 Şubat 2011, 09:43
    Permalink

    Serkan’ cım senden ayrıldıktan sonra bizde sıcaktan her gördüğümüz çeşmede mola vererek Muğla’ya geri döndük. Çok güzel bir gündü ancak aynı gün İzmir’den misafirlerim geldiği için sana Aydın’a kadar eşlik edemedim.

    Sevgiler.

  • 24 Şubat 2011, 17:59
    Permalink

    Sevgili Can Abicim,
    Bu benim için çok büyük bir moral kaynağı oldu zaten. Herşey için çok teşekkür ederim. Dönüşün sıcakta zor olacağını tahmin etmiştim zaten. 🙂

    Sevgilerimle…

  • 26 Şubat 2011, 23:57
    Permalink

    bu kadar kalabalıkla yolculuk eğlenceli derken yalnız kaldın…neyse olsun be…fotolar harika yine taşıdelen…108 km …buda iyi…zaten sana ne ki

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.