12 Ağustos 2012
Daha tura başlayalı üç gün oldu ama ilk boş günümüzü veriyoruz. Hatta ilk ve son boş günümüz olacak. 🙂 Arkadaşımın nikahı için Erdek’ deyiz.
Sabah uyanıyoruz ve Emine teyze bize kahvaltı hazırlıyor. İstemesek de bizi kahvaltısız göndermek istemiyor. Kahvaltımızı yaptıktan sonra Bandırma’ya gideceğiz. Nikah, Bandırma Belediyesinin Nikah Salonunda saat 14′ de olacak. Erdek – Bandırma arası sürekli araç bulunduğu için her hangi bir telaş içerisinde değiliz.
Tabii yine planlanandan önce çıkarak Bandırma’ya gidiyoruz. Minibüsten indikten sonra sahilde yürüyerek elimizle koymuş gibi Nikah Salonunu buluyoruz. Ama henüz çok erken biraz gezinip sonra gelelim diye düşünüyoruz. Merkezde bir parka oturuyoruz ama hava bozdu, ha yağdı yağacak. Bizde üşümemek için şöyle gezinip oturacak yer bakıyoruz. Önce bir fırtına çıkıyor hemen ardından bir yağmur başlıyor ki akıllara zarar. Hemen bulduğumuz ilk çay ocağına kendimizi atıyoruz. Dışarıda fırtına koparken biz içeride gazete okuyup çay içiyoruz. 🙂 Bugün yola çıkmamakla ne iyi etmişiz diye düşünüyorum 🙂
Bu fırtına bir saat kadar sürmüyor bile ve ardından sanki hiç birşey olmamış gibi duruluyor ortalık. Bandırma’ya has fırtına böyle olsa gerek. 🙂 Dağılan ortalığı belediye çalışanları toparlıyor. Biz de bu sırada yaklaşan nikahı kaçırmamak için salona doğru gidiyoruz. Kendimize bir yer bulup oturuyoruz ve nikahın başlamasını bekliyoruz. Bu andan Feyzan’ a ait bir kare… 🙂
Nikah kıyılıyor, bol bol fotoğraflar çekiliyor ve en son sıra bize geliyor.
Nikah salonundan, Bandırma limanını çekiyorum ve hemen ardından salondan ayrılıyoruz.
Hep birlikte yemek yemeye gidiyoruz. Burada güzel muhabbetlerden sonra artık Erdek’ e dönme zamanı geliyor. Minibüsle tekrar Erdek’ e iniyoruz. Otogarda indiğimiz için yazıhaneye gidip Feyzan’ a bilet alıyoruz. Geldiğimiz iki gün boyunca sürekli rüzgara karşı sürmemiz Feyzan’ ı çok yordu. O nedenle turu bitirmek üzere yarın sabah için biletini alıyor.
Emine teyzelerin evi otogara çok yakın olduğu içinde bulmamız çok kolay oluyor. Akşam yemeği saatine yakın bir saatte döndüğümüz için karnımız pek aç olmasa da yapmış olduğu ev mantısını afiyetle yiyoruz. Ellerine, kollarına sağlık Emine teyzecim… 🙂
Akşam da çay içerek ve muhabbet ederek vakit geçiriyoruz. Yarın sabah yola tek başıma devam edeceğim. Bu geçirdiğimiz güzel üç gün için Feyzan’ a çok teşekkür ederim. Tekrar farklı turlarda buluşmak dileğimiz ile ayrılıyoruz. Bu turumun sonunda Antalya Bisiklet Festivalinde buluşacağız tabii… 🙂
Sevgilerimle…